13 Ocak 2014 Pazartesi

YÜZLEŞME/GÖKÇER TAHİNCİOĞLU

Yeniden dönebilir miyim o yıllara?

Tarih 13 Kasım 2005’ti. Ne zamandır intiharının şeklini hesap ettiği defterdeki gibi astı ipi banyodaki kalorifere. Enver Arpalı, onuru için o gün veda etti herkese. Cezaevinin önü ana baba günüydü kardeşi cenazeyle çıkıp, ‘Ağabeyim bugün tahliye oldu’ diye bağırdığında

HDP: Eski mahallede yeni dil


Eski mahallede yeni dil

Hamamönü'nün araç girmeyen dar sokağına doğru yürüyüp, sobası tüten evlerin, 1970'lerde kalmış bir bakkalın önünden geçerek giriyoruz HDP Genel Merkezi'ne. Burası, Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın eski binası.
Keşanlı Ali Destanı'na bile ilham kaynağı olmuş, Ankaralı kabadayıların semti Hamamönü'nde TİHV'nin bina kiralaması önce yadırganmış. Ancak mahalle halkıyla kurulan iyi ilişkiler bugün HDP'nin de alışılmadık genel merkezinde mahalleliyle içiçe yaşamasını kolaylaştırmış.
HDP, alışılmadık bir parti. Öncelikle tek bir parti değil, BDP'den EMEP'e, DSİP'ten SDP'ye, İstanbul LGBT'den Kaldıraç'a kadar uzanan partiler ve sivil toplum örgütlerinin biraraya gelmesiyle oluşturduğu, "ötekilerin" partisi.
Eşbaşkanlar Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel de dünkü basınla yaptıkları sohbet toplantısında hem bu kimliklerinin altını çizdi hem de neden ve nasıl bütün Türkiye'yi kucaklayan bir parti olduklarını anlattı.

10 Ocak 2014 Cuma

İçişleri Bakanlığı ile Vali'den çok tartışılacak yanıtlar:

"Acıma hissiyle söyledim "

"Marjinal de olsa kızımız"

GÖKÇER TAHİNCİOĞLU

İçişleri Bakanlığı ve İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, geçen yıl 1 Mayıs'ta kafasından gaz kapsülü ile vurulan Dilan Alp kararında, çocuğun ismini kamuoyuna açıklayan ve "marjinal" ifadesini kullanan Mutlu'nun kusurlu davrandığına karar veren, 1 Mayıs önlemlerini de eleştiren Kamu Denetçiliği Kurumu'na tartışılacak yanıtlar gönderdi. İçişleri Bakanlığı, yanıtlarında Kamu Denetçiliği Kurumu'nu, aldığı tavsiye kararlarının kolluk güçlerine karşı açılan davalarda, kamu aleyhine dayanak oluşturabileceği uyarısında bulunurken, Vali Mutlu, Dilan Alp için "marjinal" sıfatını kullanmasını savundu. Mutlu, "Kendisi hakkında Dilan kızımız ifadesini kullanmış, bir genç kız çocğunun hatalı tutumlarına rağmen, bir vali olarak sahiplenme, acıma ve keşke bu olaylarda olmasaydı hissiyatı da kamuoyuyla paylaşılmıştır. Kızımızın ifadesi, gençleri sahiplenen, hukuk dışılığı değil, iyiliği düşünen bir düşüncenin tezahürüdür" dedi.

6 Ocak 2014 Pazartesi

Ahlak fişlemesi



Gaziantep'te büyük skandal

"Ahlak" fişlemesi

GÖKÇER TAHİNCİOĞLU Ankara

2010'daki anayasa değişikliği ile fişlemelerin son bulduğunun söylenmesine rağmen, Tunceli'de halkın fişlenmesinin açığa çıkmasının ardından skandal bir fişleme belgesi de Gaziantep'ten çıktı. Gaziantep Üniversitesi'ne bağlı olarak İslahiye'de okuyan öğrencilerin sadece siyasi yönden değil, "ahlaki" olarak da fişlendikleri anlaşıldı. Açığa çıkartılan fişlerde öğrencilerin fotoğraflarının yanında, nereli olduğu, telefon numaraları ve elektronik posta adresleri, doğum tarihi ve yeri, hangi bölümde okuduğu gibi bilgiler sıralandıktan sonra haklarında edinilen istihbaratların yazıldığı görüldü. Gaziantep'e gelen Akın Birdal'ın konvoyunda flama sallamaktan ülkü ocağına gitmeye kadar uzanan siyasi fişlemelerin yanısıra, kimin kiminle duygusal ilişki yaşadığı, kimin kiminle arabada oturduğu gibi bilgiler fişlerin "özet" bölümüne yazıldı. Detaylı bölümlerdeki ayrıntılar ise bilinmiyor. Ele geçirilen fişler, Gaziantep İslahiye'de okuyan öğrencilerin 2011'in sonuna kadar aktif biçimde takip edildiğini gösteriyor.

Daha 19 yaşında düşlerinde özgür dünya


YÜZLEŞME/GÖKÇER TAHİNCİOĞLU
yuzlesme@milliyet.com.tr

"Daha 19 yaşında, düşlerinde özgür dünya"

Antakya, Ceylan Sokak, 18 Mart 1994.
Zaten 1 erkek, 2 kız çocukları olan Korkmaz ailesine yeni bir erkek daha geldi.
Ali ve İsmail dedelerinin isimlerini verdiler ailenin nazlısına.
Ali İsmail Korkmaz.

16 Aralık 2013 Pazartesi


YÜZLEŞME/GÖKÇER TAHİNCİOĞLU
yuzlesme@milliyet.com.tr

"Haberin var mı taş duvar?"

Şimdiki müze halini görenler bilmez ama o gece Ulucanlar'ın bütün duvarları yanmıştı.
İsyanlar, kuşatmalar, yangınlar, mafyaya kıyaklarla her zaman gündemdeydi o zamanlar o cezaevi. Bir tarafta, mafya üyesinin bir kadınla müdürün odasında buluştuğu haberleri, diğer yanda siyasi suçlardan tutuklu bulunanların 40 kişilik koğuşta, o yaz sıcağında 120 kişi kaldıklarını duyuramama halleri.
Artık nefes alamaz duruma geldikleri bir gün, tünel kazmak için değil, yan koğuşa geçmek için kırıp duvarları, biraz nefes alabilen o mahkumlar, artık çaresiz biçimde yapılacağından emin hale geldikleri operasyonu beklemeye başladılar.

8 Aralık 2013 Pazar

YÜZLEŞME/GÖKÇER TAHİNCİOĞLU
yuzlesme@milliyet.com.tr

Duvar

36 yaşında daha, sağ kolu yok 23'ünden bu yana.

Ankara Konur Sokak'ta doğdu Veli Saçılık. NATO Yolu, kömür deposunun yanında, eski çöplüğün üzerindeki köyün lüks kaldığı mahalledeki gecekonduda büyüdü.
Ahmet Kaya dinliyordu sıkça.
Önce Sivas, sonra Gazi katliamı olduktan ve olaylar büyüdükten sonra artık gözaltındaydı mahalleleri. Ve mahalleli de korkmuş ve öfkeli.
Lise son sınıfta OSTİM'de işe girdi. OSTİM İşçi Birliği'nin yeni üyesiydi. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü bildirisini dağıtma görevi verdiler. 16 Mayıs'ta gözaltına alındı, "Devlete ve erkeğe köle olmayın" yazan bildiriydi gerekçesi.