31 Mayıs 2015 Pazar


En hazin onama

GÖKÇER TAHİNCİOĞLU

Yargıtay, Adana'da 12 yaşında, ayarlarıyla oynanmış press makinasında çalışırken başı makinanın arasında kalan ve kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Ahmet Yıldız'ın ölümüne ilişkin davada yürek burkan ve çocuk işçileri devlet korumasından muaf tutan, tartışmalı bir onama kararı verdi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Gündem Çocuk Derneği'nin temyiz ettiği yerel mahkeme kararını değerlendiren Yargıtay, bilirkişi tarafından kusurlu bulunan ancak mahkeme tarafından sadece 24 eşit taksitte 30 bin lira ödemeye mahkum edilen patronla ilgili tüm itirazları yerinde buldu. Yargıtay, buna rağmen tüm çocuk işçiler yönünden tartışma yaratacak bir karara imza atarak bakanlık ve derneğin olaydan zarar görmediğini, suçu takip görevinin sadece ailede olduğunu, bakanlığın davaya kabul edilmesinin doğru olmadığını belirtti. Yargıtay, olaydan zarar gören ailenin ise yargılama aşamasında şikayetini geri çektiğini belirterek kararı onadı. Yargıtay, sanığın cezasının paraya çevrilmesinin hatalı olduğunu ancak aile ve savcı kararı temyiz etmediğinden, bakanlığın başvurusu da kabul edilemeyeceğinden bunun bozma nedeni olamayacağını belirtti. Yargıtay, sanığa 30 bin 400 lira yerine, 360 TL eksik hesaplanarak 30 bin 40 lira para cezası verildiğini ancak bakanlık ve dernek dışında aleyhe temyiz olmadığından bunun da bozma nedeni sayılamayacağını vurguladı. Böylece haftada 25 TL için okul çıkışlarında çalışan Ahmet Yıldız'ın ölümüne ilişkin karar hatalı olmasına rağmen, kesinleşti. Aileyi de ikna etmeyi "başaran" patron, 24 ay, ayda 1250 TL ödeyerek çocuk işçi ölümünün hesabını vermiş sayılacak.




Ahmet Yıldız, daha 12 yaşındaydı. Ara sıra okuldan çıkıyor, büyük mali güçlük yaşayan ailesine destek olmak ve cep harçlığını çıkartmak için plastik fabrikasındaki press makinasında çalışıyordu. Çocuklara özenip, borçla cep telefonu da almıştı. Hem ailesine destek olmak hem de borcunu ödemek için yine press makinasında çalışmaya gitti. Ancak o makina, Yıldız'ın sonu oldu. Yıldız'ın başı, 14 Mart 2013'te numuneleri almak isterken plastik enjeksiyon makinasına sıkıştı. Haftada sadece 25 lira kazanabilen Yıldız, hastaneye kaldırıldı ama kurtarılamadı.
Yaralanan çocuk, işyeri sahibi Ali Koç tarafından hastaneye götürüldü. Koç’un, hastane görevlilerine, "Plakasını alamadığımız bir otomobil çarpıp kaçtı” dediği belirlendi. Ancak press makinası Ahmet Yıldız'ın başının her iki yanını da ezmişti. Doktorlar, polise, böyle bir trafik kazası olamayacağını rapor edince, gerçek açığa çıktı. İfadesini değiştiren Ali Koç, “Pres makinesinden çıkan numuneleri alırken kafası sıkıştı. Yaralanınca hastaneye getirdik" itirafında bulundu.

Serbest bırakıldı

Olayın ardından gözaltına alınan fabrikanın sahibi Ali Koç, çıkarıldığı Nöbetçi 3. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı. Olayda kendisinin kusurunun bulunmadığını ileri süren Koç, "Ben iyi niyetimin kurbanı oldum.  Ama olay nedeniyle pişmanım" diye konuştu.
Soruşturmasını tamamlayan Cumhuriyet Savcısı, olayla ilgili iddianame hazırladı. İddianamede, Ali Koç hakkında "taksirle ölüme neden olma" suçundan 2-6 yıla kadar hapis cezası istendi. Koç, ilk duruşmada, delillerin büyük bölümünün toplandığı gerekçesiyle tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Zaman ayarı gözetilmedi

13 yaşında yaşamını yitiren Ahmet Yıldız'ın ailesinin avukatları, çocukların çalıştırıldıkları işyerlerinde zaman ayarlı olan press makinalarının bu ayarının daha fazla verim almak için kasten bozulduğunu, küçücük çocukların bu makinalarla ilgili zaman ayarını kendilerinin yapmasının beklendiğini, bunun da "bilinçli taksir" anlamına geldiğini savundu. Ancak mahkeme, bu görüşe itibar etmedi.

30 bin lira 24 taksit

Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesi, bilirkişilerin suçlu bulduğu Ali Koç'u, "taksirle öldürme" suçundan 5 yıl hapse mahkum etti. Mahkeme, suçun işleniş biçimini, suç konusunun önem ve değerinin sanığın kusurunun ağırlığının üst sınıra yakın ceza verilmesine yol açtığını bildirdi.
Mahkeme, duruşmalardaki iyi hali nedeniyle, cezada 6'da 1 oranında indirim yaparak, cezayı 4 yıl 2 ay olarak belirledi.
Mahkeme, daha sonra sanığın aile ve meslek sahibi olması, eylemin" "kusurlu" eylem sayılması ve pişmanlık durumu nedeniyle cezanın paraya çevrilmesine hükmetti. Bin 520 günün her gününü 20 TL'den para cezasına çeviren mahkeme, toplam cezayı da 30 bin lira olarak belirledi. Mahkeme, sanığın şahsi hallerini gerekçe göstererek, bu cezanın da 24 eşit taksitte tahsil edilmesini kararlaştırdı.

Zararlarını karşıladım

Karar duruşmasında sanık avukatları müvekkillerinin beraatini isterken, "Müvekkilimiz kazadan kaynaklanan karşılayabileceği maddi manevi tüm zararları karşılamıştır, ölenin ailesi de müvekkilimizden şikayetçi olmamıştır" dedi. Mahkeme, beraat gibi ceza verdiği Ali Koç'un, "Niyetim çocuğa ekmek vermektir, olayın olmasından dolayı çok pişmanım" şeklindeki sözlerini de kararına gerekçe gösterdi.

Yürek burkan onama

Yoksullukla boğuşan, dava masraflarını bile karşılama gücü olmayan aile, patronun devreye girmesinin ardından şikayetinden vazgeçti. Davaya katılma talebi kabul edilen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile katılma talebi reddedilen Gündem Çocuk Derneği ise kararı temyiz etti. Temyiz başvurusunu Yargıtay 12. Ceza Dairesi geçtiğimiz günlerde karara bağladı ve kararı onadı.

Koruması yok

Daire, ailenin şikayetinden vazgeçtiğine dikkati çekerek, bakanlığın davaya taraf olarak katılmasına karar verilmesinin hatalı olduğuna hükmetti. Ahmet Yıldız hakkında, "devlet koruması" kararı olmadığını, bakanlığın suçu takip etme görevi, ölenle kişisel ilişkileri ya da akrabalık bağları bulunmadığını belirten daire, bu nedenle bakanlığın temyiz yetkisi olmadığını kararlaştırdı. Tüm çocuk işçileri etkileyebilecek bu karara göre, Yargıtay, sadece ölenin ailesinin temyiz hakkının bulunduğuna hükmetmiş oldu. Daire, Gündem Çocuk Derneği için de aynı yorumu yaptı.

360 lira eksik ama

Buna karşılık, daire, sanık vekilinin temyiz istemini, çay dağıtmak için işe alınan Ahmet Yıldız'ın çevresinde güvenlik çiti, kullanma talimatı, tehlike işareti olmayan, ön kapağı açıldığı ve emniyet kilidi kapandığı halde devre dışı kalmayan makinada çalıştırıldığı için reddetti. Sigortasız ve vasıfsız çalıştırılan Yıldız'ın ölümü nedeniyle verilen cezanın paraya çevrilmesini hatalı bulan Yargıtay, buna rağmen ailenin temyiz başvurusu olmadığından kararın onanması gerektiğini belirtti. Yargıtay, para cezasının da 30 bin 400 lira yerine 30 bin 40 lira olarak hesaplandığını ancak aleyhe temyiz olmadığından bunun da bozma nedeni sayılamayacağını vurguladı.

2 yorum: